Kavaklıdere 2009 Lâl


Kavaklıdere’ nin ödüllü şaraplarından biri olan Lâl; 2005′ ten 2008′ e kadar toplamda 6 tane ödül almış (ödüllerin 4′ ü bronz madalya). Lâl, Urdu dilinde (Pakistan dili) kırmızı anlamına gelmektedir, şarap ismini buradan mı alıyor bilmiyorum ama genel kültür olsun diye araya sıkıştırmak istedim.

Lâl, Denizli’ nin Çalkarası üzümlerinden yapılıyor. Çalkara’ sını okulda tattığımı hatırlıyorum (yanlış hatırlamıyorsam bir kupajın parçasıydı). fakat, tadı konusunda bir şey hatırlamıyorum o yüzden benim için yine yeni bir deneyim.

Beni ilk karşılayan, yine silikon mantar oldu. Silikon mantar’ a hala alışamadım ben, neticede yıllandırılabilecek bir şarap değil Lâl o yüzden silikon mantar kullanılmasının bir dezavantajı yok. Şarabın, kokusu içine sinmiş durumda yani şarap parfüm etkisi yaratmıyor. Öncelikle renk çok güzel, parlak pembe renk insanı mutlu ediyor. Burunda, limon kokusu var, bu limon kokusu nasıl oluştu bu şarapta bilemiyorum ama daha devamı var. Damakta ise, bir burukluk yani tanen algıladım. Bu kafamı daha da karıştırdı. Sanırım, bu şarap sadece Çalkarası üzümünden üretilmemiş içerisine katkıda bulunulmuş yoksa Çalkarası’ nda bu tatlar algılanabileceğini ben hiç bir yerde okumadım.

Renk, olarak mutlu etse de burunda ve damakta bıraktığı tatlar ile ters köşeye yatırabilen bir şarap Lâl. Normal bir Çalkarası olduğunu düşünmüyorum ama yine içimi keyifli. Özellikle damaktaki akıcılığı çok iyi.

Renk: Çeperleri beyaz, kendisi ise parlak pembe renginde.

Burunda: Limon kokusu geliyor.

Damakta: Akıcılık çok iyi olsa da algılanan tanen oldukça ilginç.

70/100

Yorum bırakın